KİTABIN ARKA KAPAK YAZISI
HAYATININ AŞKINDAN VAZGEÇEBİLİR MİSİN?
Emma ile tanışana kadar, herhangi birini öpmek aklının ucundan bile geçmemişti. Son zamanlarda ise, dudaklarında onun dudaklarını hissetmekten başka bir şey düşünemiyordu.
Galen, balıklarla iletişim kurabilen bir kızı bulmak için karaya gönderilmiş bir Syrena prensiydi. Emma ile tanıştığında aralarında ikisini de sarsan, güçlü bir çekim oluştu.
Aradığı kız o olabilir miydi?
Onunla vakit geçirdikçe, Galen aradığı kızın o olduğunu anlamıştı. Ama onun yeteneklerinin farkına varmasını sağlayabilecek miydi? Ve de en önemlisi, ona karşı hislerini bastırabilecek miydi? Emma krallığının anahtarı olabilirdi
ama kalbinin anahtarı olması mümkün değildi.
Emma ile tanışana kadar, herhangi birini öpmek aklının ucundan bile geçmemişti. Son zamanlarda ise, dudaklarında onun dudaklarını hissetmekten başka bir şey düşünemiyordu.
Galen, balıklarla iletişim kurabilen bir kızı bulmak için karaya gönderilmiş bir Syrena prensiydi. Emma ile tanıştığında aralarında ikisini de sarsan, güçlü bir çekim oluştu.
Aradığı kız o olabilir miydi?
Onunla vakit geçirdikçe, Galen aradığı kızın o olduğunu anlamıştı. Ama onun yeteneklerinin farkına varmasını sağlayabilecek miydi? Ve de en önemlisi, ona karşı hislerini bastırabilecek miydi? Emma krallığının anahtarı olabilirdi
ama kalbinin anahtarı olması mümkün değildi.
KİTAP SAYFA SAYISI : 348
POSEİDON VARİSİ KİTAP YORUMU
Kitap; Emma'nın plajda Galen'in üzerine düşüp, tanışmalarıyla başlayınca bir an okumayı bırakmayı düşündüm. Neredeyse her beş film ve ya kitaptan bir tanesi bu klişe tanışma olayı ile başlaması beni artık usandırdı. Biz tökezleyip, çamura filan düşerken insanlar yarı tanrı görünümündeki yakışıklıların tepesine düşüveriyor :) Bu tanışma klişesini bir kenara bırakarak okumaya devam ettim.
Galen ile Emma arasında ilk tanıştıkları andan itibaren bir nevi çekim oluştu. Galen'in yakın arkadaşı Toraf'ın dediği gibi birbirlerinin "ruh eşi'' de diyebiliriz. Lafı geçmişken Toraf'ı çok sevimli buldum. Adeta şapşal bir aşık. Galen'in ikiz kız kardeşi Rayna'ya abayı yakmış durumda. Rayna ise şımarık prensesimiz. İlk başlarda Rayna'yı itici bulsam da kitap ilerledikçe onu da sevmeye başladım.
Öyle anlat anlat bitiremeyeceğim olaylar yoktu kitapta. Gayet akıcıydı ama bayılarak okuduğumu söyleyemem. Konu güzel ama hem karakterler hem de konu anlatımı bana biraz basit geldi. Bu tür kitaplar çok fazla okuduğum için ''sürpriz'' şeyleri önceden tahmin edebildim. Umarım serinin diğer kitaplarını daha çok beğenirim. Dediğim gibi kitap kendini okutturuyor, sizi sıkmadan orta derecede eğlendiriyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder